SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

HACC BAHSİ

<< 1282 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

268 - (1282) وحدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا ليث. ح وحدثنا ابن رمح. أخبرني الليث عن الزبير، عن أبي معبد، مولى ابن عباس، عن ابن عباس، عن الفضل بن عباس. وكان رديف رسول الله صلى الله عليه وسلم ؛ أنه قال، في عشية عرفة وغداة جمع، للناس حين دفعوا:

 "عليكم بالسكينة" وهو كافّ ناقته. حتى دخل محسّرا (وهو من منى)  قال: "عليكم بحصى الخذف الذي يرمى به الجمرة ". وقال: لم يزل رسول الله صلى الله عليه وسلم يلبي حتى رمى الجمرة.

 

[ش (وهو كافّ ناقتة) من الكف، بمعنى المنع أي يمنعها الإسراع. (بحصى الخذف) هو نحو حب الباقلاء. وهذا أمر بالتقاط الحصيات للرمى] .

 

{268}

Bize Kuteybe'tü'bnü Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Leys rivayet etti. H.

Bize İbni Runıh da rivayet etti. (Dediki): Bana Leys, Ebû'z-Zübeyr den, o da İbni Abbâs'ın azatlısı Ebû Mâbed'den, o da İbnî Abbâs'dan, o da Fadl b. Abbâs'dan naklen haber verdi. Fadl,

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in terkîsindeymiş. Arafe gecesi ve Müzdelife sabahı halk yola çekildikleri vakit Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in:

 

  Sükûneti muhafaza edin! buyurduğunu söylemiş.

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) devesinin yularını kasıyormuş. Mina'dan mâdût olan Muhassir'e girince:

 

  Cemrede atılacak ufak taşları toplayın! buyurmuşlar.

 

Fadl: «Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cemre-i Akabe'de taşlarını atıncaya kadar telbiyeye devam buyurdu.» demiş.

 

 

(1282) وحدثنيه زهير بن حرب. حدثني يحيى بن سعيد عن ابن جريج. أخبرني أبو الزبير، بهذا الإسناد. غير أنه لم يذكر في الحديث: ولم يزل رسول الله صلى الله عليه وسلم يلبي حتى رمى بالجمرة. وزاد في حديثه: والنبي صلى الله عليه وسلم يشير بيده كما يخذف الإنسان.

 

{…}

Bana, bu hadîsi Züheyr b. Harb da rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya b, Saîd, İbni Cüreyc'den rivayet etti. (Demişki): Bana Ebû'z-Zübeyr bu isnâdla haber verdi. Yalnız o, hadîsde :

 

«Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cemre-i Akabe taşlarını atıncaya kadar telbiyeye devam etti.» cümlesini söylememiş; kendi rivayetinde :

 

«Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), insanın ufak taş atması gibi eliyle işaret bu yürüyordu.» ifâdesini ziyâde etmiştir.

 

 

İzah:

Bu hadîs, telbiyenin bayram günü cemre-i Akabe'de teş atıncaya kadar devam ettiğine delildir.

 

İmam A'zam ile İmam Şafiî, Sevrî, .Ebû Sevr ve Sahabe ile Tabiin'den birçok ulemânın kavilleri budur.

 

Hasan-ı Basri'ye göre Arafe günü sabah namazında telbiye kesilir.

 

Hz. Alî, İbni Ömer ve Âişe (Radiyallahu anha) ile İmam Mâlik ve Medine fukahâsının cumhuru telbiyenin, Arafe   günü güneşin zevaline kadar devam ettiğine kaail olmuşlardır.

 

Onlara göre vakfeye başlayınca telbiye kesilir.

 

İmam Ahmed, İshâk ve Seleften bâzılarına göre telbiye cemre-i Akabe'de taş atmak sona erinceye kadar devam eder.

 

Cumhûr-u ulemâ'nın delilleri bu hadîs ile ondan sonra gelen hadîslerdir.

 

Nevevi, muhaliflerin bir deîîli olmadığını söylüyor.

 

Gerçi bir rivayette:

 

«Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cemre-i Akabe'de taş atıncaya kadar telbıyeye devam etti.» denilmiştir. Bu cümle İmam Ahmed ile İshâk'a delil olabilirse de cumhûr-u ulemâ rivayetlerin arasını bulmak için:

 

«Bundan murâd: Taşları atmaya başlamaktır.» demişlerdir.

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in: «Sükûneti iltizâm edin!» buyurması, o gece yolda riâyeti gereken edep ve terbiyeye irşâd içindir

 

Sâir kalabalık yerlerin hükmü de buna kıyâs olunur.

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in taş atar gibi eliyle işâret buyurması, îzâh ve beyân içindir.